26 Eki 2006

Ya insan dediğin!


benim başımdan geçen bir olayı anlatayım bu yazının adıda varsın insan dediğin olsun...

yer tekirdağ!
buradaki insanlar genelde bulgaristan veya yunanistandan göc etmiş adlarını genelde korumuş fakat geleneklerini biraz değiştirmiş yani biraz bizden farklılaşmış bir topluluk. hoş şu ara bu tür yozlaşma veya daha fazlasını 80 li yılların neslinde de görmek mümkün. yani bu hususta yadırgamamak gerekiyor. onlar daha erken varmışlar demek yeterli...anadoludan gelmiş bu bölgeleri yerleşmiş insanlara kendi aralarında "gelme" diyorlar. onlardan pek haz etmiyorlar. ve kendi gibi olanların en yaramazının gelmelerden daha iyi olacağına dair bir deyimleri bile var.bu göç etmiş yurttaşlarımız biraz da torpilli bir millet. belirli tarihte gelenlerin hepsinin toprağı var.

neyse hikayeyi anlayabilmeniz icin yazdım bunları...

ben henüz tekirdağa yeni yerleşmiş ve eczacılık yapmaya başlamıştım. bir arkadaşımın eczaneside bana yakındı onunla müşteri-arkadaşları ile sohbet ediyorduk. 60 yaşlarında ve oralı bir insan sohpet sırasında nereli olduğumu sordu. bende karşılık olan nerelilik hikayemi anlattım. (ist. doğumluyum. ailem 45 yıl önce diyarbakırdan gelmişler. aslında onlar diyarbakır doğumlu ama babam siirt kökenli. soyum abbasilere dayanıyor. aslen arabım. ülkemizin azınlık tabir edebileceğimiz kişilerin bile soyumda yeri var...)

adam durdu, durdu. arkadaşımın eczanesinde boş boş bakındı. gözleri birşey arar gibi idi ama bir süre sonra bulamayacağını anladı. sonra döndü bana baktı. şu beylik lafı etti 'olsun sende insansın'...

sağolsun. belkide benim gibi kökeni olan bir insana söyleyebileceği en iyi laflardı. hatta biraz zorlayarak. söylerken kendinden birşeyler kattığını daha fazlasını söylemeye calıştığını yüzünden anladım.

bu adam sonradan bana daha cok değer verdi, kişisel sohbetlerimizde bunu anladım.

anladım ki sonradan hepsi aynı şekilde düşünüyormuş.

okumuş yeni nesil ise genelde oralardan bir şekilde kurtulmayı umuyor. okuma yazma oranı cok yüksek. ama her nedense sadece okuma yazmayı öğreniyorlar. yani onun insana katacağı şeylerden cok uzaklar.

ben yeniciftlikte idim. belde belediyesi idi. merkez denilebilecek yerde 20 dükkan filan vardı. ama baştan sona yürüsen 2 dakika sürmeyecek bu merkezdeki dükkanların 4 bakkal, 1 lahmacuncu, 2 lokantanın dışındaki tüm dükkanlar ne idi biliyormusunuz. tahmin edin?evet hepsi kahvehane idi. buranın kahvehanelerinin icinde oturan insanların hepsinin yüzü genelde dükkanın dışına bakar vaziyette idi. icerde okunan gazetelerin hepsi futbol gazeteleri idi. konuşulan konular ise -duyduğum kadarı ile- hep futbol ve yörenin kadınları- kızları...halk o kadar rahatmış ki (kahveye giden sağlık memuru arkadaşım anlattı) küçücük beldede kendi karısı ile nasıl yaptıklarını, yaparken başlarına gelen komik olayları, aynı yörede bulunan başka kadınla karısını nasıl aldattığını anlatıyordu. hatta m. ereglisinde 35 lerinde minübüs sahibi evli biri evinin önüne cektiği minubuse yörenin 20 lik kızlarından birini tabiri caizse 'atıp' bir hafta boyunca neler yaptığını ben dahi ögrendim.tabi bunu oraya adamamak lazım. artık her şehir böyle.toplumca yozlaşıyoruz. artık iyice cahilleştik.son 6 ay icinde eczanemde 10 kişiye yakın 80 li yılların gencleri oldu. bunlardan 6 tanesi lise seviyesinde olduğu halde carpmayı bilmiyordu. nasıl olduğunu anlamadım ama öyle. anlattığım şeyleri ki çok basit şeylerdi anlamak ta zorlanıyorlardı. nerdeyse hepsinin karşı cinsten arkadaşı vardı. ki bunlarda ilk değildi. anlamama nedenleri zeki olmadıklarından değilde birşeyler öğrenmeye alışık olmadıklarından olduğunu sanıyorum. yani özel bir genetik bomba yapılmadı ise. yahu biz lisede iken bırakın carpma olayını sınıfın yarısı türevleri sökmüştü. yanlış anlamayın benin okuduğum düz lise idi ve üniversiteye eleman cıkarabilen en kötü 10 liseden biri idi (ki diğerleri meslek lisesi idi. yani istanbulun en kötü düz lisesi idi. sabah gazetesinde haber oldu)bu nasıl eğitimsel yozlaşmadır anlamadım gitti. insanların okul sıralarında geçirdiği yıllara yazık. düzgün giden birşey niye bozulur ki. şimdi yeniden değiştirilecek. ama bence sakıncası yok artık eğitimde hic birşey düzgün gitmiyor.bizleri birileri istedikleri bir raya oturttu oradan gidiyoruz. düşünmeyen, üretmeyen, çalan, inanclardan bi haber, kısa yoldan köşeyi dönen, saygısız, vurdumduymaz oluyoruz.

tükeniyoruz, ucuz insanlar oluyoruz. artık bizi biz yapan değerlerden ne kaldı geriye...

28-2-2005

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder